"Bilgisayar Destekli Öğretim (BDÖ)" deyince aklınıza neler geliyor?

BDÖ , örencilerin sürekli aktif olmasını sağlar .Zaten önemli olan öğretmenin anlatması değildir öğrencinin anlatılandan ne alıp bunun ne kadarını kullanabilr hale getirebildiğidir bence.BDÖ ile öğrenci merkezli eğitim sağlanmış ve eğitim amacına ulaşmasında başarı artırılmış olur

ogrencilerin dikkatini ceken birseyler olmasi gerekir konu anlatimlarinda buda en ii hepsinin de sevdigi olan bilgisayar ile saglanir ve boylece ogrencinin dikkatini cekererk onun daha ii ogrenmesi gerceklesir bilgisayar kullanildi diye siradan anlatim olmamalidir bigisayrda daha degisik daha anlayisli daha eglenceli durum olusturulmalidirki ogrenciyi konuya cekelim

serkanulucay demiş ki:

Dilek Güzel demiş ki:

hatice kalkan demiş ki:Yapılan araştırmalara göre birey okuduğunun %10'unu duyduğunun %20'sini,gördüklerinini de %30'unu,duyup ve gördüklerinin %50'sini,söylediklerinin ve yaptıklarının da %90'ını hatırlayabiliyormuş.Bu nedenle öğretim, öğrenmeyi kolaylaştırcı görsel, işitsel araç ve gereçlerle desteklenmeli.Bilgisayar dikkat çeken,hatırlamayı kolaylaştıran ve soyut şeyleri somutlaştırdığından sınıf içinde kullanılabilinecek en güzel teknolojik bir araç...(keşke ülkemizin şartları da tüm eğitim kurumlarında bilgisayarlı öğretime elverişli olabilse )

kesinlikle katılıyorum.birçok okulda bilgisayar destekli eğitim yapılamıyor.çünkü henüz bilgisayarları yok.bunun yanında okulunda bilgisayarı olup da evinde olmayanlar da var.öğretmenler okulda bilgisayardan çalışabilecekleri ödevi veriyor.Evinde bilgisayarı olmayan çocuklar mecbur internet kafelerden yararlanmaya çalışıyorlar.Birçok internet kafede güvenli olmadığı için sorunlar yaşanabiliyor.bu da işin ayrı bi boyutu.kısaca bilgisayar tam olarak yaygınlaşmalı ki bilgisayar destekli öğretimden istenen verim elde edilebilsi.BU arada şunu da belirteyim ki arkadaşlarımın dediği gibi bilgisayar araç olarak kullanılmalı.

Benim Dilek arkadaşımıza katılmadığım nokta, ülkemizde yapılan araştırmalar, evlerin %80'inde bilgisayar bulunduğunu ortaya koyuyor. Muhtemelen %20lik kısmı da doğu illerinde bulunmaktadır. Ülkemizde bazı üniversitelerin yaptığı gibi devlet de ufak bir fon ayırarak her eve bir bilgisayar getirebilir. Bunun örnekleri de var (Bknz: Kadir Has Üniversitesi). Bu bağlamda gerekli kurum istedikten sonra BDÖ yapabilir ve kaldı ki BDÖ ile uzakta eğitim arasındaki bağı da tamamlamış olur. Biliyoruz ki köy yolları kardan kapanan çocukların çilesi çok ülkemizde. Bir İzlanda kadar olamıyor muyuz yani?

Evet devletin fon ayırması gerektiği hususuna katılıyorum.Ama malesef bu bahsettiğim konu istanbul'un göbeğinde eyüp ilçesinde.Ne yazık ki istanbul gibi bi ilde.İsatnbul da böyleyse diğer iller için şartlar daha zor.Umarım bu durum en kısa zamanda halledilir temennimiz

Bilgisiyar destekli öğretim deyince aklıma derste gösterilen 5-10 dakikalık slaytlar ve diğer bilgisiyar etkinlikleri ilgili sunumlar gelir.
Bu tür teknolojik etkinliklerin dersi daha canlı ve kalıcı hale getireceğini düşünüyorum.Yine "öğrencilere faydalı linkler ile bilgi verilmesi,elektronik posta,bilgisiyar ortamındaki konferanslar,web siteleri öğrenci ve öğretmenlere yeni fırsatlar sunmaktadır".
Son olark,bilgisiyar destekli öğretim öğrenci merkezli eğitim programını desteklemektedir.

Öğretim ilke ve yöntemleri kitabından alıntı yaptım.

mukaddes ozen demiş ki:ogrencilerin dikkatini ceken birseyler olmasi gerekir konu anlatimlarinda buda en ii hepsinin de sevdigi olan bilgisayar ile saglanir ve boylece ogrencinin dikkatini cekererk onun daha ii ogrenmesi gerceklesir bilgisayar kullanildi diye siradan anlatim olmamalidir bigisayrda daha degisik daha anlayisli daha eglenceli durum olusturulmalidirki ogrenciyi konuya cekelim

Ben Mukaddes arkadasıma katılıyorum fakat ağırlıklı olarak derste bilgisiyarın kullanılması öğrencinin dersten kopmasına neden olabilir.Çünkü öğretmenle-öğrenci birebir etkileşim içinde olmalıdır.İşbirlikli öğrenme ortamı oluşturulmalıdır.Bir de yazarak öğrenmenin önemi gözardı edilmemelidir.

-Evet,bilgisayar bilgiyi ayağımıza getiriyor bizler için kolaylık sağlıyor bu demek değil ki bizler bilgisayarın esiri olalım.Birçok işimizi bilgisayar ortamında yapabiliyoruz.Bugün hastane kuyruklarında beklemenden randevu almak,vezne kuyruklarında beklemeden faturaları ödemek,biyerlere bişeyler için başvurmak için çok büyük bir kolaylık.Zamandan tasarruf bu işlerimizi burdan yapmak bizim sosyalleşmemize engel teşkil etmez.Ama bilgisayarı sabahtan akşama kadar pineklemek için kullanırsak o zaman Pınar arkadaşımın dediği gibi bilgisayarın hem esiri hem de hükmedileni oluruz.Bu söze tamamen katılıyorum "hükmederken hükmedilen olmamak dileğiyle"...

Bilgisayar destekli öğretim bilgiye kısa zamanda ulaşmak açısından gerçekten çok yararlı ama ben bunun çoğu zaman öğrencileri tembelleştirdiğini düşünüyorum.Çünkü ilköğretim 7. sınıfta okuyan kardeşim var ve öğretmenleri araştırma falan verince hemen internetten araştırıyor ve kötü yanı maalesef internetteki her bilgi doğru değil ve bu da çocukların yanlış bilgiler öğrenmesine neden oluyor.

Tabiki bilgisayar destekli öğretimi derste kullanmak öğrencilerin dikkatini çekmek açısından yararlı olabilir.Ama bu öğretim yömtemini doğru kullanmamız gerekir.Mesela ders kitabındaki bilgiyi aynen alıp yansıtırsak hiçbir işe yaramaz.Ama öğrenciler için güzel slaytlar özellikle görsel içeriği ağır olan slaytlar hazılarsak bu yöntem öğretimde çok etkili olur diye düşünüyorum...

bilgisayarın birçok yararı olduğunu inkar edemeyiz.Ama gökçe arkadaşımızın da dediği gibi internetteki birçok site bilgi verirken bi yandan da gereksiz birçok şey vererek adeta ZİHİN KİRLİLİĞİne yol açıyor.Kirli zihin, gereksiz bilgiler,öğrenmeyi güçleştirdiği gibi öğrenmenin de kalitesini düşürüyor.Öğretim ilke ve yöntemleri dersinde de gördüğümüz gibi beyin herşeyi adeta bir sünger gibi çekiyor.Gerekli gereksiz ayrımı yapamadığı için görülen duyulan her şeyi bilinç altına alıyor.Gereksiz bilgi yığınları da öğrencinin beyin kapasitesini düşürüyor.bunun için öğretmen ve ailelerin bu konuda daha dikkatli olması gerekiyor.Gerekli önlemler alınmalı.sınırlamalar getirilmelidir.

Bilgisayar destekli öğretimin öğrenciler arası iletişimi engelleme,öğrencinin sosyalleşme sürecinden yoksun kalması,internet üzerinden yanlış bilgilere ulaşma gibi zararları olmasına rağmen birçok duyu organına hitap etme,soyut olayları somutlaştırarak zihinde canlandırmayı sağlama,simülasyon ve modeller üzerinde çalışarak pahalı olmayan risksiz pratik yapma,öğrenmeyi zevkli bir hale getirme,bireysel öğrenmeyi sağlama,öğretmenin tahtaya yazarak zaman kaybedeceği bilgileri bilgisayar aracılığıyla vermesi,öğrencinin kendi öğrenme hızıyla ilerlemesini sağlama gibi yararlarıda bulunmaktadır.

"bilgisayar destekli öğretim (bdö), bilgisayarların eğitim sistemine entegre edilerek etkili birer eğitim ve öğrenim aracı olarak kullanılmalarıdır. bir eğitim aracı olarak bilgisayar, öğretmenin ders işleme metodlarını güçlendirip zenginleştirirken, bir öğrenim aracı olarak da öğrencinin bilgiye ulaşma, kavrama ve kullanma verimini arttırır.

bdö öğrencinin bilgisayar kullanmayı öğrenmesi değildir. bu, bilgisayar eğitiminin tanımına girer ve yalnızca öğrenciyle ilgilidir. bdö, bilgisayarın bir amaç değil bir araç olarak kullanılmasıdır ve öğretmen-öğrenci-teknoloji üçgeni içinde gerçekleşir."

eksisozlukten alıntıdır.

Hale Nur Top demiş ki:Bilgisayar destekli eğitide öğrenciler derse karşı daha ilgili oluyorlar. Eğer gerçekten doğru şekilde kullanılırsa öğrenme açısından da çok faydalıdır. Fakat BDÖ de kişiler birbirleriyle daha az iletişim kurduklarından sosyalleşme açısından zararlı olabilir ayrıca internette insanın dikkati çok çabuk başka yönlere kayabilir ve maalesef herzaman faydalı bilgiler bulunmuyor..

haklısın halecım,hele ıcıne kapanık ınsanımız ıcın ne kadar faydalı olabılcegı bıraz dusundurucu...

Merhaba Arkadaşlar,
Bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum. Açtığım konu başlığından da anlaşılacağı üzere burada sizin aklınıza neler geldiğini öğrenmek ve tartışmak istiyorum. Dolayısıyla sadece alıntı yaparak yazı yazmak yerine yaptığınız alıntıyla birlikte kendi düşüncelerinizi de yazarsanız daha anlamlı olacağı kanaatindeyim.

serkanulucay demiş ki:

Dilek Güzel demiş ki:

hatice kalkan demiş ki:Yapılan araştırmalara göre birey okuduğunun %10'unu duyduğunun %20'sini,gördüklerinini de %30'unu,duyup ve gördüklerinin %50'sini,söylediklerinin ve yaptıklarının da %90'ını hatırlayabiliyormuş.Bu nedenle öğretim, öğrenmeyi kolaylaştırcı görsel, işitsel araç ve gereçlerle desteklenmeli.Bilgisayar dikkat çeken,hatırlamayı kolaylaştıran ve soyut şeyleri somutlaştırdığından sınıf içinde kullanılabilinecek en güzel teknolojik bir araç...(keşke ülkemizin şartları da tüm eğitim kurumlarında bilgisayarlı öğretime elverişli olabilse )

kesinlikle katılıyorum.birçok okulda bilgisayar destekli eğitim yapılamıyor.çünkü henüz bilgisayarları yok.bunun yanında okulunda bilgisayarı olup da evinde olmayanlar da var.öğretmenler okulda bilgisayardan çalışabilecekleri ödevi veriyor.Evinde bilgisayarı olmayan çocuklar mecbur internet kafelerden yararlanmaya çalışıyorlar.Birçok internet kafede güvenli olmadığı için sorunlar yaşanabiliyor.bu da işin ayrı bi boyutu.kısaca bilgisayar tam olarak yaygınlaşmalı ki bilgisayar destekli öğretimden istenen verim elde edilebilsi.BU arada şunu da belirteyim ki arkadaşlarımın dediği gibi bilgisayar araç olarak kullanılmalı.

Benim Dilek arkadaşımıza katılmadığım nokta, ülkemizde yapılan araştırmalar, evlerin %80'inde bilgisayar bulunduğunu ortaya koyuyor. Muhtemelen %20lik kısmı da doğu illerinde bulunmaktadır. Ülkemizde bazı üniversitelerin yaptığı gibi devlet de ufak bir fon ayırarak her eve bir bilgisayar getirebilir. Bunun örnekleri de var (Bknz: Kadir Has Üniversitesi). Bu bağlamda gerekli kurum istedikten sonra BDÖ yapabilir ve kaldı ki BDÖ ile uzakta eğitim arasındaki bağı da tamamlamış olur. Biliyoruz ki köy yolları kardan kapanan çocukların çilesi çok ülkemizde. Bir İzlanda kadar olamıyor muyuz yani?

Biliyorum, belki konuyla alakası olmayabilir ama Nihalcim, İzlanda'da kış sadece 4 ay sürüyor, kaldı ki bizim ülkemizde doğu illerinde yolları kapalı olan yerlerde 6 ay (en fazla) karın yerden kalkmadığı bilinmekte.

Kaldı ki Iceland İngilizlerin uydurmasıdır, O ülkenin kendi dilinde açıklanışı Islande, yani "ada"dır.

bizim sınıfı iki gruba ayırsak bir gruba bilgisayar olmadan sadece teorik bilgiler versek;diğer grubada teorik bilgiyi verdikten sonra,bilgisayar başında uygulamalarla öğrendiklerini pekiştirsek kuşkusuz ki 2.grup hangi ders için olursa olsun farketmez bir adım daha önde olacaktır.çünkü bilgisayarda görsel hafızasına kaydettiklerini, uygulamalarla sağlamlaştırmış,teorik bilgilerle harmanlamış vede psikomotor beceri haline getirmiş olacağı için sonuca herzaman daha çabuk ve daha az yorularak varacaktır.bence bilgisayar destekli öğretim budur

Yeşim Gülboy demiş ki:Bilgisayar destekli öğretimin öğrenciler arası iletişimi engelleme,öğrencinin sosyalleşme sürecinden yoksun kalması,internet üzerinden yanlış bilgilere ulaşma gibi zararları olmasına rağmen birçok duyu organına hitap etme,soyut olayları somutlaştırarak zihinde canlandırmayı sağlama,simülasyon ve modeller üzerinde çalışarak pahalı olmayan risksiz pratik yapma,öğrenmeyi zevkli bir hale getirme,bireysel öğrenmeyi sağlama,öğretmenin tahtaya yazarak zaman kaybedeceği bilgileri bilgisayar aracılığıyla vermesi,öğrencinin kendi öğrenme hızıyla ilerlemesini sağlama gibi yararlarıda bulunmaktadır.

kesinlikle doğru bir tespit.ayrıca çok uzun zaman olmamakla birlikte biz ilköğretim ve ortaöğretimdeyken bir araştırma konusu verildiğinde en fazla ablamızın veye abimizin bilgilerine başvuruyorduk yada varsa evdeki ansiklopedilerden bulduklarımızı yazıyorduk.çünkü bilgisayar bugünkü kadar yaygınlaşmamıştı.oysa şimdi binlerce ansiklopedi bilgisine birden sahip olan bir makina varsa öğrencilerin öğretim süreçlerinde bunu kullanmaları kadar doğal başka birşey olamaz diye düşünüyorum

BDÖ öğrencilerin araştırmalarını bilgisayar yardımıyla yapmalarıdır.BDÖ özellikle bu çağda çok önemli,hem ilköğretim ve lise hem bizim için.Bir kütüphaneye girip bi konuyu saatlerce araştırmaktansa internet sayesinde çok kolay ulaşabiliyoruz.

BDÖ,eğitimde bilgisayardan yardım almaktır.Ama dersi anlatırken güzel şeyler göstericekse kullanmalıdır öğretmen.Yoksa söylenilenlerin aynısını duvara yansıtmak bana saçma geliyo.

Hümeyra,sınıfı ikiye ayırıp uygulama yapsak demişsin ya güzel demişsin denemek lazım

Hale Nur Top demiş ki:Bilgisayar destekli eğitide öğrenciler derse karşı daha ilgili oluyorlar. Eğer gerçekten doğru şekilde kullanılırsa öğrenme açısından da çok faydalıdır. Fakat BDÖ de kişiler birbirleriyle daha az iletişim kurduklarından sosyalleşme açısından zararlı olabilir ayrıca internette insanın dikkati çok çabuk başka yönlere kayabilir ve maalesef herzaman faydalı bilgiler bulunmuyor..

Kesinlikle Hale'ye katılıyorum teknolojinin yararları olduğu kadar zararlarını da görürüyoruz eğitimde de umarım teknoloji bakımından aynı yozlaşma görülmez...

serkanulucay demiş ki:

serkanulucay demiş ki:

Dilek Güzel demiş ki:

hatice kalkan demiş ki:Yapılan araştırmalara göre birey okuduğunun %10'unu duyduğunun %20'sini,gördüklerinini de %30'unu,duyup ve gördüklerinin %50'sini,söylediklerinin ve yaptıklarının da %90'ını hatırlayabiliyormuş.Bu nedenle öğretim, öğrenmeyi kolaylaştırcı görsel, işitsel araç ve gereçlerle desteklenmeli.Bilgisayar dikkat çeken,hatırlamayı kolaylaştıran ve soyut şeyleri somutlaştırdığından sınıf içinde kullanılabilinecek en güzel teknolojik bir araç...(keşke ülkemizin şartları da tüm eğitim kurumlarında bilgisayarlı öğretime elverişli olabilse )

kesinlikle katılıyorum.birçok okulda bilgisayar destekli eğitim yapılamıyor.çünkü henüz bilgisayarları yok.bunun yanında okulunda bilgisayarı olup da evinde olmayanlar da var.öğretmenler okulda bilgisayardan çalışabilecekleri ödevi veriyor.Evinde bilgisayarı olmayan çocuklar mecbur internet kafelerden yararlanmaya çalışıyorlar.Birçok internet kafede güvenli olmadığı için sorunlar yaşanabiliyor.bu da işin ayrı bi boyutu.kısaca bilgisayar tam olarak yaygınlaşmalı ki bilgisayar destekli öğretimden istenen verim elde edilebilsi.BU arada şunu da belirteyim ki arkadaşlarımın dediği gibi bilgisayar araç olarak kullanılmalı.

Benim Dilek arkadaşımıza katılmadığım nokta, ülkemizde yapılan araştırmalar, evlerin %80'inde bilgisayar bulunduğunu ortaya koyuyor. Muhtemelen %20lik kısmı da doğu illerinde bulunmaktadır. Ülkemizde bazı üniversitelerin yaptığı gibi devlet de ufak bir fon ayırarak her eve bir bilgisayar getirebilir. Bunun örnekleri de var (Bknz: Kadir Has Üniversitesi). Bu bağlamda gerekli kurum istedikten sonra BDÖ yapabilir ve kaldı ki BDÖ ile uzakta eğitim arasındaki bağı da tamamlamış olur. Biliyoruz ki köy yolları kardan kapanan çocukların çilesi çok ülkemizde. Bir İzlanda kadar olamıyor muyuz yani?

Biliyorum, belki konuyla alakası olmayabilir ama Nihalcim, İzlanda'da kış sadece 4 ay sürüyor, kaldı ki bizim ülkemizde doğu illerinde yolları kapalı olan yerlerde 6 ay (en fazla) karın yerden kalkmadığı bilinmekte.

Kaldı ki Iceland İngilizlerin uydurmasıdır, O ülkenin kendi dilinde açıklanışı Islande, yani "ada"dır.

Elektriğin,suyun olmadığı bir yerde fon ayrılarak BDÖ yapılması hiç gerçekçi gelmio...Bunu imkanı kim sağlayacak?

BDÖ bilgisayarın eğitim çeşitli aşamaların(bilginin sunumu,araştırma...vb)kullanılarak görselliğin kalıcı etkisinden faydalınarak yapılan bir eğitimdir bence...

bilgisayar destekli öğretim öğrencinin bilgisayarla birlikte öğrenmesi ve hem teknoloji kullanmak hemde hızlı bilgi sağlamak açısından iyi düşünülmüş bir sistemdir

BDÖ nün şöylede bir dez avantajı var bilgilerin akılda kalmasını zorlaştırıo çünkü yazarak öğrendiğin birşey daha kalıcı olabiliyor

Bilgisayar destekli öğretimin bir dezavantajı olduğu kanısındayım.o da şu: öğrencilerin kes kopyala yapıştır mantığı ile ödevlerini hazırlamaları.çevremdeki yakınlarımdan görüyorum bi konuyu yazıyor arama motoruna, sonra bulduğu ilk siteye girip hiç okumadan kes yapıştır yazıyor.bu bilgi benim konumla alakalı mı?,acaba yanlışlık payı var mı vs demeden.çıktı alıp ödev yaptığını zannediyor.bunun için de öğretmenlerin bu konuda daha bilinçli olup,öğrencilerini interneti anlamlı ve yararlı kullanma konusunda uyarmaları gerektiği kanısındayım.ancak böyle üreten,bilgileri sorgulayan nesiller oluşur.biz de öğretmen adayı olduğumuz için bu konuda hassas davranmalıyız!!!